//-->
Wordpress Themes
Just another WordPress weblog
Ana Sayfa
Forum
Online Destek
İletişim
Misafir Notları
PDR
Rehberlik
Grup Rehberliği
Eğitsel Rehberlik
Mesleki Rehberlik
Kişisel Rehberlik
Psikoloji
Psikoterapi
Gelişim Psikolojisi
Din ve Psikoloji
Aile Danışmanlığı
Psikiyatri
Kişisel Gelişim
Eğitim
Felsefe
Bilim Felsefesi
Pedagoji
Arşiv
Dökümanlar
Sunular
Test Envanterleri
Makaleler - Yazılar
Eğlence Ambarı
Zeka Oyunları ve Soruları
Biraz Düşünelim
Eğleni-yorum
En Çok Okunanlar
Sınav Kaygısı
Fobiler ve Tedavi Yolları
Üstün Zekalı Çocuklar
Stres ve Stresle Başa Çıkma Yolları
Aile İçi Şiddet
Son Eklenenler
Caddelerde İllüzyon
Göz Yanılmaları
Ağaçtaki 10 Surat
Kişilik Bozuklukları
Çocukla İletişim Kurmanın Yolları
Madde Kullanımı İle İlgili Bozukluklar
Ergenlik Psikolojisi
Site İçi Arama
Bizim Önerdiklerimiz
Sınav Kaygısı
Mutluluğun Sırrı
Kişisel Gelişim Kitapları
Başarıyı Arttırmada Anne - Baba Tutumları
İnanç ve Ruh Sağlığı
Site Sayacı 09.11.2010 Tarihi İtibari İle Sıfırlanmıştır.
Yaşam ve İnsanlar Düşünce
REHBERLİK ve PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK PORTALI !!!
REHBERLİK ve PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK PORTALI
Ana Sayfa
Psikoloji Forum
Rehberlik
Dokumanlar
Sunular
Test ve Envanterler
Psikoloji
Psikoterapi
Kisisel Gelisim
Gelisim Psikolojisi
Din ve Psikoloji
Aile Danismanligi
Psikiyatri
Online Destek
Zeka Sorulari
Egleni-yorum
Biraz Dusunelim
Iletisim
Misafir Notlari
Psikolojik Makaleler
Israf ve Tuketim Psikolojisi
Kisi Kendini Nicin Uyusturur
Megalomani ve Caresi
Ask ve Sevk Nasil Korunur
Strese Mahkum Muyuz
Duygular ve Ögrenme
Cocuk Gelisiminde Oyunun Onemi
Tenkit Psikolojisi
Mukafat - Zevk Sisteminde Ruh Beden Munasebeti
Karakter Egitiminde Mizac
Tembellikten Kurtulma
Ihlas ve Farkli Kisilikler
Benlik ve Kisilik
Insani Anlamada Nilufer Sembolu
Motivasyon
Insanin Uc Potansiyeli
Inkar Psikolojisi
Saglikta Mizac ve Inancin Rolu
Meslek Seciminde Kisilik Bandlarinin Onemi
Telkinden Vesvese ve Supheye
Farkli Kisilik Gruplarinin Takim Calismalarindaki Yeri
Ic Motivasyonun Motifleri
Bakis Acisinin Gucu
Insan Iliskilerinde En Guclu Duygu: Guven
Gorulebilir Dunyanin Ne Kadarini Gorebiliyoruz
Dengeyi Anlamada Benzetmeler
Inanmak Ustunluktur
Dengeli Yasamada Bedenimiz
Beyin Firtinasi ve Tink Tanklar
Yalnizin Psikolojisi
Patalojik Onyargi
Insan Tabiatini Anlamada Yeni Bir Sentez
Uzuntu
Dusunce Firtinasi Teknigi
Nicin Uyuyoruz
Okullarimizda Rehberlik Ve Psikolojik Danismanlik Uzerine
Parapsikoloji
Ayni Anda Iki Isi Yapmak
Insan Yuzunun Soyledikleri
Kimlik Problemi ve Dusundurdukleri
Aydinlik Ufka Dogru
Iskence Ve Psikolojik Tesirleri
Dusun
Ihtiyarliga Karsi Beyin Jimnastigi
Buhranlar Anaforu
Nankorluk ve Sukran Hissi
Psikokinezi veya Nazar
Telepati
Egitim 1
Egitim 2
Egitim 3
Egitim 4
Pedagoji
Felsefe
Bilim Felsefesi
Bilim Felsefesi 2
Bilim Felsefesi 3
Bilim Felsefesi 4
Kisi Kendini Nicin Uyusturur
Kişi Kendini Niçin Uyuşturur?
Dr. Hasan AYDINLI
Günümüzde dünyada bir milyardan fazla insan; eroin, kokain, esrar gibi uyuşturucu maddeleri kullanıyor. Sigara ve alkol kullananların sayısı daha fazla. Bu maddeler insan sağlığı ve huzuru açısından son derece zararlıdır. Bunlardan birinin kullanılması diğerlerine alışmayı hızlandırıyor. Bu maddeleri, bilhassa uyuşturucuları kullanarak huzur ve mutluluğa ereceğini zanneden zavallı insan, bataklığa her geçen gün ne yazık ki biraz daha batıyor, hem ruhen hem de bedenen çöküyor. Müdahale edilip tedavi edilmezse, bu dert kişiyi ölüme götürüyor. Kişi, kendisi ile birlikte yakın çevresi ve sevdiklerini de maddî-mânevî sıkıntılara sürüklüyor. Peki, bu illet nasıl oluşur? Kişi kendini niçin uyuşturur?
Uyuşturucuya alışmanın çeşitli sebepleri vardır. Bunlardan biri, insan beyninde 'ödül sistemi' denen yapıyla bağlantılıdır. 'Ödül sistemi', karmaşık birtakım beyin yapılarından oluşan, kişinin fizikî ve psikolojik durumunu gösteren bir devredir. Verilere göre, uyuşturucular bu sistemin aktivasyonunu sağladıkları için zevk verir. Bu zevk kişiyi uyuşturucu bağımlısı yapar. Bu duruma gelen kişi, tüketimi üzerindeki kontrolünü kaybeder. Bağımlılar çoğu zaman bağımlılığın menfî neticelerini yaşamalarına rağmen, bırakmak isteseler de uyuşturucuyu bırakmakta güçlük çekerler. Genetik olarak kişilerin 'ödül sistemleri' farklı olduğundan uyuşturucuya karşı zaafları da farklı seviyelerdedir. Zaafı yüksek kişiler, uygun zaman ve ortam oluştuğunda madde kullanmaya başlar. Önce denemelerle oluşan bu kullanım giderek bağımlılığa dönüşür. Mânevî terbiye, haram-helâl çizgisini bilme, uygun arkadaşlıklar edinme, iyi bir eğitim alma bu bağımlılığı engellemede en önemli dinamiklerdir.
Ferdin psikolojik problemleri de madde kullanımına sebep olmaktadır. Yaşanan huzursuzluk ve endişeler, ruhî travma niteliğindeki hâdiseler neticesinde kişi madde kullanımını bir çıkış gibi görebilir. Bu safhadaki kişinin mânevî donanımı yetersizse, arkadaş çevresi kötüyse, aile bağları zayıfsa ve çeşitli kişilik problemleri varsa uyuşturucu kullanma riski artar. Her ne kadar psikolojik problemler bazen kaçınılmaz olarak meydana gelse de, bunların uygun tedavi yolları vardır, madde kullanımı kesinlikle bir kurtuluş değildir.
Madde kullanımı % 80 nispetinde 12–20 yaşları arasında başlıyor. Bu dönem delikanlılık dönemi olarak bilinen riskli bir dönemdir. Bu dönemde gençlerde, "Tehlike bana dokunmaz." düşüncesi hâkimdir ve geçler bu dönemde genellikle farklı şeylere 'özenti' duyarlar. Eğer ailede uyuşturucu kullanan varsa, kişi derin bir stres yaşıyorsa, çevre 'kötü şeyleri' teşvik ediyorsa ve genç mânevî-ahlâkî değerlerden yoksunsa risk büyür. Bu kişiler her ân uyuşturucu tuzağına düşebilir ve madde bağımlısı hâline gelebilir. Bu açıdan çocukların eğitim ve terbiyesinde bu konuların yer alması, arkadaş çevresinin sağlam ve müspet tutulması, onlara iyi bir şuur kazandırılması mühimdir.
Madde kullanan kişilerde fasit bir daire oluşur. Önce tek tük olan kullanım giderek artar. Artan kullanım kişinin fizikî ve ruhî bütünlüğünü bozar. Maddenin tesirine giren kişinin ailevî, meslekî ve içtimaî hayatında problemler oluşmaya başlar. Maddî olarak sıkıntı oluşur. İş verimi giderek düşer. Kişi, zihnî kabiliyetlerini uyuşturucu maddenin tesiri sebebiyle aktif şekilde kullanamaz. Âdeta her saniye eriyen bir muma dönüşür. Başlangıçta çevresindekiler durumunun vahametini fark etmez. Zamanla durumun ne kadar vahim olduğu görülür. Öncelikle iş ve aileye ait günlük vazifeler aksamaya, sağlık problemleri artmaya, sosyal çevreden kopmalar belirginleşmeye başlar. Madde kullanım psikolojisi kişiyi gittikçe yalnızlaştırır, hastalıklı hâle getirir. Yeni sosyal çevre daha çok madde kullanan kişilerden oluşur. Kişi, zamanla başka şeyi değil, sadece kullanacağı uyuşturucuyu düşünür hâle gelir. Onun için uyuşturucu kullanmak hayatın en önemli gerçeğidir artık. Para önce ona ayrılır, en önemli işler bile onun için geri plâna atılır.
Netice olarak uyuşturucu madde bağımlılığı ciddi bir biyo-psiko-sosyal problemdir. İnsanların bu bataklığa düşmemesi için her türlü tedbir alınmalıdır. Bunların en tesirli olanı, çocukların erken yaştan itibaren mânevî ve ahlâkî değerlerle donatılmasıdır. Böyle bir genç, dışarıdaki yasaklayıcıları değil, vicdanının sesini dinleyerek çirkin, zararlı maddelerden uzak durma iradesi gösterebilir. Çevresi de kendisi gibi insanlardan oluşuyorsa, böyle bir musibet o yere uğrayamaz. Diğer yandan, bu illete meyli olanlara ve yakalananlara her çeşit psikolojik ve tıbbî destek verilmeli, onlara hayatın gayesi anlatılmalı, hakiki lezzetin kaynağı gösterilmelidir. Bu, insanın üzerine düşen önemli bir vazifedir.
PDR Portalı !!!
Bu web sitesi ücretsiz olarak
Bedava-Sitem.com
ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol